Sonar İstanbul Müzik Festivali katılımcılarına açık çağrı: Gazze’nin sesini dinleyin, Zorlu PSM’de sahneye çıkmayın!

Bizler, siz sanatçıların işgal ve soykırımdan değil insan haklarından ve eşitlikten yana olduğuna inanıyoruz. Tüm bu sebeplerle birlikte, sizleri Zorlu Holdinge ait PSMde sahneye çıkmayı reddederek boykot çağrımıza kulak vermeye ve Filistin halkı ile dayanışmaya davet ediyoruz.

Sizlere bu mektubu 26-28 Nisan arası Zorlu PSM’de gerçekleşecek olan Sonar İstanbul 2024te sahne alacağınızı gördüğümüz için yazıyoruz. BDS Türkiye olarak bunu gördüğümüze üzüldüğümüzü belirtmek isteriz. Çünkü Zorlu Holding, altı ayı aşkın süredir Gazzedeki Filistin halkına karşı yürütülen 21. yüzyılın en ağır soykırım operasyonunun gölgesinde, kendilerine yapılan tüm çağrıları duymazdan gelerek, İsrail işgal gücüne saldırılarını sürdürebilmesi için ekonomik ve lojistik destek sunmaya devam ediyor.

Kendisini 2018den itibaren resmen ırkçı bir devlet olarak tanımlayan İsrailin kuruluş sürecinden bugüne işlediği fiiller, -başta BM olmak üzere- uluslararası hukuk ve kurumlarca mahkûm edildiği halde, aleyhindeki hiçbir kararı tanımayan bu rejim, işgal ettiği bölgeleri genişletmeyi ve Filistin halkının tarihsel haklarını çiğnemeyi sürdürüyor. 17 yıldır Gazzeye uyguladığı ağır abluka ve ambargo süregiderken, geldiğimiz noktada tüm dünyanın gözleri önünde bu suçlara yenilerini eklemeye devam ediyor. İsrail, 190 günü aşkındır Filistin halkının nesillerini yok etmek üzere sürdürdüğü soykırım operasyonunda, şu ana dek en az 13.000’i çocuk olmak üzere 33.000’den fazla Filistinliyi öldürdü. Filistin halkının sağlık, gıda, su ve enerji kaynakları gibi temel ihtiyaçlara ulaşımını imkansız kılan İsrail devletinin yarattığı bu durum karşısında,Uluslararası Adalet Divanı İsrailin, Soykırım Sözleşmesi’nde yasaklanan fiillerin işlenmemesi için gerekli önlemleri alması gerektiğine hükmetti.

Gazzedeki Filistin halkı tüm bunları yaşarken, Türkiyeli sermaye grubu Zorlu Holding ise, İsrail işgal rejimiyle iş birliği içinde enerji yatırımları yapıyor, İsrailin resmî kurumlarında ve sanayi tesislerinde kullanılmak üzere elektrik üretiyor. Bugün itibariyle Zorlu Holdingin İsrailde 3 farklı elektrik üretim santralinde ortaklığı bulunuyor. Gazzede yaşayan Filistinliler bugün elektrik ve yakıta erişemezken, hastaneler sağlık hizmeti veremeyecek duruma gelmişken,Zorlu Holding Gazze Şeridini çevreleyen bölgelerde faaliyet göstererek, üretilmesine katkı sağladığı enerji ile, işgal gücüne saldırılarını sürdürebilmesi için ekonomik ve lojistik destek sunmaya devam ediyor.

Her ülkenin kendisine göre bir politikası varve bu bizi, yatırımcıları bağlamazdiyerek yaşananların kendilerini ilgilendirmediğini ve işgal topraklarındaki yatırımlarına devam edeceklerini açıklamış olan Zorlu Holding yöneticileri, işgal gücünün hizmetine sunduğu faaliyetleri nedeniyle, Filistin halkına karşı yürütülen soykırımın ortaklarından birisidir.

Oysa biz biliyoruz ki İsrail devleti, yargılanmadığı ve yaptırımlarla karşı karşıya gelmediği sürece işlediği suçlara ve insan hakları gaspına devam edecek. Buna karşın yüzyılı aşkın bir süredir İsrailin devam ettirdiği ölüm-sürgün-işgal politikalarına direnen Filistin halkı ve bu suça ortak olmak istemeyen muhalif Yahudiler bir araya gelerek 2005 yılında Uluslararası BDS (Boycott, Divestment, and Sanctions -Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar) Hareketi’ni başlattı ve bu hareketin bir parçası olarak da İsraile Akademik ve Kültürel Boykot için Filistin Kampanyası (PACBI) ortaya çıktı. PACBI, kültür ve akademi emekçilerini, sanatçıları, entelektüelleri ve uluslararası kamuoyunu İsrail, Filistin halkının tarihsel haklarını tanıncaya dek İsrail işgal gücüne destek sağlayan kurumları kapsayıcı ve tutarlı bir biçimde boykot etmeye çağırıyor. Şu an dünyanın her bir köşesinden birçok kültür ve akademi kurumu, binlerce kültür emekçisi ve akademisyen BDS hareketinin boykot kampanyalarına destek vermekte.

Biz de BDS Türkiye olarak, Filistin halkının özgürlük mücadelesine el vermek isteyen sanatçı ve kültür-sanat emekçilerini, Zorlu Holding işgal rejimine güç veren yatırımlarını geri çekinceye dek, Zorlu Holdinge bağlı şirketleri boykot ederek Zorlu PSM sahnelerine çıkmamaya çağırıyoruz.

Bizler, siz sanatçıların işgal ve soykırımdan değil insan haklarından ve eşitlikten yana olduğuna inanıyoruz. Tüm bu sebeplerle birlikte, sizleri Zorlu Holdinge ait PSMde sahneye çıkmayı reddederek boykot çağrımıza kulak vermeye ve Filistin halkı ile dayanışmaya davet ediyoruz.

BDS Türkiye