BDS Türkiye’den İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne çağrı: “Tel Aviv Belediyesi ile kardeş kent protokolünü iptal edin!”

“Gazze kentinin tarihsel belleğini ve arşivini de yok eden bombardımanı açıkça destekleyen Tel Aviv Belediyesi ile ilişkiyi sürdürmek, barbarlığı ve vahşi savaş aygıtını destekleyen bir duruş olarak tarihe yazılacaktır.”

BDS Türkiye, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları sürerken işgal devleti ile her türlü siyasi, diplomatik, askeri ve ekonomik ilişkinin, İsrail’in yürüttüğü katliamlara ve on yıllardır sürdürdüğü soykırıma meşruiyet ve güç sağladığını gören Filistin halkının sesini Türkiye’de yükseltmek için birçok alanda çalışmalarını sürdürmektedir. Gazze’ye yönelik saldırıların başlangıcından beri bir yandan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde askeri ve ticari ilişkilerin kesilmesi için, aynı zamanda çeşitli firmaların ticari ilişki adı altında işgale askeri destek de sağlayan faaliyetlerinin derhal durdurulması ve işgal devletinin önemli elektrik kaynağını oluşturan sermaye yatırımının geri çekilmesi için yoğun çaba harcayan BDS Türkiye, tüm bu çabalarına paralel olarak, işgal devletine diplomatik meşruiyet sunan İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Tel Aviv Belediyesi ile kardeş kent protokolünün iptal edilmesi yönünde bir kararın alması için de çalışmalarını başlatmıştır. Belediye başkanlığıyla görüşme talebinde bulunan BDS Türkiye, siyasi parti, sendika ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile beraber, Başkan Vekili ile gerçekleştirdiği görüşmesinde taleplerini Belediye Başkanı’na iletilmek üzere bildirmiştir.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in 20 Ekim tarihli bir konuşmasında yer alan “Bir hastane de dâhil olmak üzere birçok sivil yerleşimin ve oradaki masum canların, çocukların hedef alındığı İsrail’in Gazze saldırılarını şiddetle kınıyorum. Masum canların, özellikle bebeklerin, çocukların katledilişini uzaktan seyretmek, hepimizin yüreğini parçalıyor” sözlerini hatırlatan heyet, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni, Barcelona Belediyesi ve Kent Meclisi’nin yakın zamanda aldığı karara benzer yönde hareket etmesi beklentisini dile getirmişti.

30 Kasım 2023 tarihinde yaptığımız görüşmede getirdiğimiz talebin, işgal güçleri tarafından Gazze Şeridi’ne ve kentine adeta bölge haritadan silinmek isteniyormuşçasına tonlarca bomba yağdırılırken hâlâ olumlu bir karşılık bulunmamış olmasının bizi derinden üzdüğünü ve bu talebi belediye meclisine yeniden sunmaya yönelttiğini duyurmak isteriz. Filistin halkının tarihsel kenti Yafa üzerinde ve onu yok ederek kurulan Tel Aviv kenti belediyesi ile ilişkileri sürdürmek bir başka Filistinli Akdeniz kenti olan Gazze’nin yok edilmesi sürecini onaylamak demektir. Aynı zamanda, varlığı yüz yıldan eskiye giden kilise ve camileri hedef alan ve Gazze kentinin tarihsel belleğini ve arşivini de yok eden bombardımanı açıkça destekleyen Tel Aviv Belediyesi ile ilişkiyi sürdürmek, barbarlığı ve vahşi savaş aygıtını destekleyen bir duruş olarak tarihe yazılacaktır.

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin, aşağıda ilettiğimiz çağrıyı bu hafta yer alan Meclis toplantılarında gündeme almaya ve insani değerlerine yakışır bir duruş sergilemeye davet ediyoruz. Gazze Şeridi’nin ve kentinin yok oluşunu durdurun, Tel Aviv Belediyesi ile ilişkileri kesin!

BDS Türkiye

11 Aralık 2023

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Üyelerine,

Tel Aviv Belediyesi ile kardeş kent protokolünü iptal edin!

Akdeniz kenti Gazze’ye yönelik soykırımı ve savaş suçlarını durdurmak için dünyadan yükselen seslere ses katın!

Filistin’de katliam

Dünyanın gözü önünde bir soykırım sürüyor. Gazze’de evler, fırınlar, hastaneler bombalanıyor, 2 milyon insanın elektriğe, yakıta, gıdaya, elektriğe ve suya erişimi engelleniyor.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in 20 Ekim tarihli bir konuşmasında söylediği gibi, “masum canların, özellikle bebeklerin, çocukların katledilişini uzaktan seyretmek, hepimizin yüreğini parçalıyor.”

Gazze’de her gün yüzlerce insanın ölümüne yol açarak süren bu saldırı, Filistin halkının karşı karşıya kaldığı ilk etnik temizlik harekâtı değil. 2018’de çıkardığı yasayla ırkçılığını resmileştiren[i] İsrail’in kuruluş sürecinden bugüne işlediği fiiller, uluslararası hukuk ve -başta BM olmak üzere- uluslararası kurumlarca mahkûm edildiği halde, aleyhindeki hiçbir kararı tanımayan rejim işgal ettiği bölgeleri genişletmeye, Filistin halkının tarihsel haklarını çiğnemeye, Gazze’ye 17 yıldır uyguladığı ağır abluka ve ambargoya devam ediyor.

Savaş suçlarının günlük ve sistematik bir şekilde işlendiği şu günlerde, sivil ve resmi kurumları ile bütün dünya bir kez daha suç ortaklığı içinde değilse aciz bir konumda.

İsrail işgal rejimi Batılı devletlerin askeri desteği, uluslararası kurumların sessizliği ve etkisiz kınamalar eşliğinde 21. yüzyılın en ağır soykırım operasyonunu yürütürken Filistin halkı varoluş mücadelesini sürdürüyor. Soykırımı durdurmak, işgal devletinin dokunulmazlığına son vermek, uluslararası kurumları hukuku uygulamaya zorlamak için halkların, yurttaşların seslerini yükseltmesine, onurlu olduğu kadar etkili bir tutum takınılmasına her zamankinden çok ihtiyaç var. Filistin halkı tüm dostlarını, tüm özgürlük ve adalet savunucuların yaşadıkları ülkelerden işgal gücüne sağlanan desteğin engellenmesi, bu rejimin yalnızlaştırılması için çaba göstermeye çağırıyor.

Filistin tarihsel hakları: 100 yıllık bir dava

Filistin halkının uğradığı bu zulüm yeni başlamış bir hadise değil. 20. yüzyılın başlarından itibaren kurulan silahlı milis güçleri, İngiliz manda yönetiminin yardımıyla yerleşimleri genişletme ve etnik temizlik politikası yürütüyordu. Bu dönemde Filistin halkına yaşatılan kıyım, katliam ve yerinden etme harekâtı 1948 yılındaki büyük felaket (Nakba) ile sonuçlandı. Nakba sırasında onlarca Filistin kenti, yüzlerce belde ve köy boşaltıldı ve o topraklarda İsrail devleti yeni yerleşim yerleri kurdu.

İsrail’in başkenti Tel Aviv de Filistin’in tarihsel liman kenti olan Yafa üzerinde kurulmuştur. İşgali sürdüren İsrail devletinin başkenti olarak tüm resmi işgal kurumlarını ağırlamasının yanında, Filistin halkının tarihini ve kültürünü yok ederek kendini var ediyor, demokratik görünümlü bir devleti ve gökdelenleri Filistin halkının yıkılan, el konulan evleri ve mezarlıkları üzerinde inşa ediyor.

BM kararlarına rağmen Yafa kenti 1948 yılında Tel Aviv’e bağlanmış, 50’li yıllar boyunca mahallelerin, caddelerin ve sokakların isimleri değiştirilmiş, Arap nüfusun tehciri için bir dizi karar alınıp uygulanmıştır. 1948’de evlere el koyan Belediye, el-Acemi ve el-Cebeliye mahallelerinde temiz ve güzel konut mahalleleri inşa etmeyi planlıyordu ve bu nedenle “eski mahalle” sakinlerini buralardan uzaklaştırıp boşaltmayı amaçlıyordu. Bu iki mahallede yaşayan Filistinlilerin, evlerinde herhangi bir tadilat yapmalarını engelleyen kurallar koyuldu. Pencere ve kapı yenileme gibi yasal restorasyon işlemleri tamamen yasaklandı. Ancak tüm kısıtlamalara rağmen Filistinliler tahliyeyi reddetti[ii]. 1960’lı yıllardan 1980’li yılların ortalarına kadar İsrail Arazi İdaresi Müdürlüğü’nün yanı sıra Belediye’nin politikası da Amidar, Halamish gibi inşaat şirketleri ile işbirliği içinde Filistinlilerin tahliyesi ve evlerin yıkılması oldu. Etnik temizlik daha sonra da açık ayrımcı politikalara neoliberalizmin “gizli elinin” eklenmesiyle sürdü, sürüyor.

Bunlara ek olarak, Belediye Başkanı Ron Huldai’ın resmi hesabından yaptığı paylaşımlara bakılırsa bugün Tel Aviv Belediyesi kendini Gazze’deki soykırımı aklamakla da görevli sayıyor. Habima Meydanı’nda dev bir pankartla “İsrail güvenlik kuvvetlerinin yanında” olduğunu ilan ediyor[iii]; Amerikan bayrağı renkleriyle ışıklandırılmış Belediye Binası ateşkes çağrısı yapmayı reddeden Biden’ı karşılıyor[iv]; Başkan Huldai Barcelona Belediye Başkanı Colloni’nin 7 Ekim’deki kayıplar için başsağlığı dileğine yanıt verirken Gazze soykırımını meşru müdafaa olarak niteliyor[v]; insancıl ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması için çaba gösteren BM Genel Sekreteri Guterres’ı ”saf kötülüğün yanında” olmakla suçluyor[vi].

Devlet sınırları ve politikaları halkları birbirinden uzaklaştırırken yerel yönetimler eliyle yakın ya da uzak kentler arasında dostluk ve dayanışma duygularını güçlendirmeye, birbirini daha çok tanıyıp anlamaya, deneyimlerini paylaşmaya yönelik bağlar kurulması kuşkusuz çok değerli.

Ne yazık ki İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Tel Aviv-Yafo Belediyesi ile imzalamış olduğu “kardeş şehir” protokolünün korunması, Tel Aviv Belediyesi’nin gerek gelişimi gerek bugün yaşananlar karşısındaki tutumu nedeniyle, bu amaçlara hizmet etmiyor.

Aylar önce Barcelona Belediyesi’ni Tel Aviv’le arasındaki benzer bir anlaşmayı iptal etmeye çağıran “Apartheid’a Karşı Barcelona” platformunun açıklamasında söylenenler bugün haydi haydi geçerli:

İşgal altındaki Filistin topraklarında uluslararası örgütler tarafından belgelenen insan hakları ihlallerinin sayısı ve ciddiyeti arttı ve bizi harekete geçmeye zorlayan yeni bir cezasızlık dönemine girdik: uluslararası hukukun ihlali karşısında hareketsiz kalamayız.

Barcelona Kent Meclisi 24 Kasım günü Gazze’de kalıcı ateşkes ilan edilinceye ve Filistin halkının temel haklarına saygı gösterilinceye kadar İsrail’le tüm ilişkileri askıya almaya karar verdi.

2015’te de Amsterdam Belediye Meclisi’nde de “İsrail Filistin’deki işgalini, sistematik insan hakları ihlallerini ve yerleşim politikasını sürdürdükçe” Tel Aviv’le kardeş şehir anlaşması yapılamayacağı belirtilmişti.[vii]

2023 Nisan ayındaysa Belçika’nın Liège belediyesi Filistinlilere uygulanan apartheid, kolonileştirme ve askeri işgal nedeniyle İsrail’le tüm ilişkilerini kesmeye, Norveç’in Oslo Belediyesi de İsrail devletinin Filistin topraklarında yeni Yahudi yerleşimleri kurma politikasıyla işbirliği yapan şirketlerden mal ve hizmet alımını durdurmaya karar vermişti.[viii]

Türkiye’de Bursa örneği

Türkiye’de de Bursa Belediyesi, Hertsliya Belediyesi ile yapılan kardeş kent anlaşmasını İsrail’in 2008 yılında gene Gazze’ye yönelttiği kanlı saldırının ardından 2009’da yürürlükten kaldırdı[ix] ve 2014 yılında Batı Şeria’daki el-Halil Belediyesi ile kardeş kent anlaşması imzaladı.[x]

İzmir Şehri ve Belediyesi nerede durmalı?

Tarihte barış ve özgürlük için birçok önemli adımın atıldığı Akdeniz şehri İzmir ve belediyesi, bugün bir başka Akdeniz – Levant ülkesi olan Filistin’in şehirleriyle tarihsel ilişkilerini hatırlayarak, tarih boyunca kültürlerarası köprülerin kurulduğu Akdeniz’de savaşların ve haksızlıkların durdurulmasına katkıda bulunacak tarihi önemde bir karar alabilir.

Belediye Başkanı Tunç Soyer 20 Ekim 2023’te Gazze’nin uğradığı son saldırı hakkında şunları söylemişti:

Bir hastane de dâhil olmak üzere birçok sivil yerleşimin ve oradaki masum canların, çocukların hedef alındığı İsrail’in Gazze saldırılarını şiddetle kınıyorum. Masum canların, özellikle bebeklerin, çocukların katledilişini uzaktan seyretmek, hepimizin yüreğini parçalıyor. Diliyorum ki bu zalimlik son bulur. Çocukların çocukluklarını yaşaması mümkün olur. Tüm dünya liderlerine sesleniyoruz: Derhal harekete geçin. Derhal bu katliamı durdurun.[xi]

Bu katliamı durdurmak için İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’ni Akdeniz halklarının özgürlük ve eşitlik içinde bir arada yaşama özlemine ve İzmir’in tarihsel ve kültürel birikimine yakışan bir adım atarak, Filistin halkının İsrail işgal ettiği tüm topraklardan çekilinceye, yerinden edilen Filistinlilerin ülkelerine geri dönüş hakkı tanınıncaya, İsrail egemenliği altında yaşayan Filistinlilere eşit yurttaşlık hakları sağlanıncaya kadar İsrail devleti ve kurumlarıyla her tür ilişkiyi kesme çağrısına karşılık vermeye, bitmek bilmeyen savaş politikalarının kaynağındaki yerleşimci sömürgeciliğin ve göz alıcı bir eğlence ve kültür endüstrisiyle ayrımcılığı aklamanın merkezlerinden biri olan Tel Aviv Belediyesi ile kardeş kent protokolünü iptal etmeye çağırıyoruz.

Dipnotlar:

[i] https://www.aa.com.tr/tr/dunya/israilde-yahudi-ulus-devlet-yasasi-kabul-edildi/1208156.

[ii] http://www.tarabut.info/ar/articles/article/demolition-daka/.

[iii] https://nocamels.com/2023/10/tel-aviv-project-spells-out-message-of-solidarity-in-flowers/

[iv] https://x.com/MayorOfTelAviv/status/1712160431601602593

[v] https://x.com/MayorOfTelAviv/status/1713459015118692524

[vi] https://x.com/MayorOfTelAviv/status/1716851245535645997

[vii] Housing and Land Rights Network, “Stop Genocide against Palestinians”, 26 Haziran 2015

[viii] https://www.middleeasteye.net/news/israel-belgium-liege-city-cuts-ties-over-apartheid

[ix] https://www.bursa.bel.tr/dosyalar/meclis_karar_yeni/5439_MEC2009-1_51.pdf

[x] https://dogruhaber.com.tr/haber/121502-bursa-el-halil-ile-kardes-kent-oldu/

[xi] Tunç Soyer’in konuşması, izmir.bel.tr, 20 Ekim 2023

Çağrının PDF versiyonu için tıklayın!

bdsturkiye.org