Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi, 18 Mart Uluslararası Politik Tutsaklarla Dayanışma Günü için yaptığı eylemde, dünyanın birçok ülkesinde bulunan politik tutsaklara dayanışma kartları gönderdi. Eylemde BDS Türkiye adına konuşma yapan Ayşe Düzkan, Filistin davasının dünyanın her yerinde emperyalizme karşı verilen mücadelenin bir parçası olduğunu belirterek “Son Filistinli yurduna dönene kadar mukavamat, son Filistinli cezaevinden çıkana kadar direniş” dedi
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi, 18 Mart Uluslararası Politik Tutsaklarla Dayanışma Günü dolayısıyla Galatasaray Meydanı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Eylemde konuşan Sevim Kalman, 18 Mart’ın, “Eşitlik, kardeşlik, özgürlük” şiarıyla başlayan Paris Komünü’nün kuruluş gününe atfen 1923 yılında Uluslararası Kızıl Yardım örgütü tarafından Uluslararası Politik Tutsaklarla Dayanışma Günü olarak ilan edildiğini hatırlattı.
94 yıldır, eşitlik, özgürlük, adalet ve kardeşlik için mücadele ettikleri için tutuklanan politik tutsaklarla dayanışma günü olarak ele alındığını hatırlatan Kalman şunları söyledi:
Egemenlerin milliyetleri, dilleri, kıtaları, ülkeleri değişse de özgürlük mücadelesi yürütenlere karşı tavırları değişmiyor. İsrail’de veya Yunanistan’da, Fransa ya da ABD’de, Almanya ya da Peru’da, Kolombiya, İspanya veya Türkiye’de politik tutsakların özgürlüklerini ellerinden alıyorlar. Hakları gasp ediliyor. Dört duvar arasındaki hayatlarını asgari olarak insanca geçirmelerine olanak vermiyor ve politik kimliklerini tanımıyorlar.
“Çok sayıda hapishanede açlık grevi sürüyor”
Türkiye’de de aralarında HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da olduğu binlerce siyasetçi, gazeteci ve yazarın tutuklandığını hatırlatan Kalman, Türkiye ve Kürdistan’da politik tutsakların yaptırımlara boyun eğmeyerek direndiklerini söyledi. Kalman, çok sayıda hapishanede açlık grevinin sürdüğünü hatırlattı.
Kalman, şunları söyledi:
ABD’de 1981’den beri ölüm hücresinde tutulan Mumia Abu Jamel’i, pişmanlık göstermediği için 1982’den beri Fransa’da esir tutulan Lübnanlı devrimci Georges İbrahim Abdullah’ı, Siyonist İsrail hapishanelerinde 15 yıldır direnen FHKC Genel Sekreteri Ahmat Sa’adat ve Mervan Barguti şahsında Filistinli tutsakları, Yunanistan’da Pola Poupa ve Azerbaycan’da Qiyas İbrahimov şahsında tüm anarşist tutsakları, 1992’den bu yana Peru’da esir olan Abimael Guzma şahsında Latin Amerikalı tutsakları, Müslüm Elma ve Banu Büyükavcı şahsında Almanya’da tutsak olan ATİK yönetici ve aktivistlerini selamlıyoruz.
Kalman ayrıca, tüm politik tutsaklar ve aileleriyle dayanışma içerisinde olduklarını belirterek, sınırsız, sınıfsız ve hapishanesiz bir dünya özlemi ile 18 Mart Uluslararası Politik Tutsaklarla Dayanışma Günü’nü kutladı.
Düzkan: Son Filistinli yurduna dönene kadar mukavamat!
Ardından BDS Türkiye adına (Filistin İçin İsrail’e Boykot Girişimi) Ayşe Düzkan konuştu.
“Size Gazze’nin direnişçilerinin, Kudüs’ün ve Ramallah’ın taş atan çocuklarının, dünyanın her yerinde Filistin’le dayanışma için mücadele veren uluslararası dayanışma hareketinin, İsrail’e Karşı Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar Hareketi’nin temsilcilerinin, İsrail işgal devletinin ve hatta Filistin Yönetimi’nin hapishanelerinde bulunan politik esirlerin selamını getirdim” diyerek sözlerine başlayan Düzkan şöyle konuştu:
Ocak 2017’de 6500 Filistinli, politik esir olarak tutulmakta. Bunların 536’sı idari tutukludur. Yani herhangi bir somut gerekçe gösterilmeden, sadece rejim için tehlikeli oldukları varsayılarak tutuklu tutulmaktadırlar. Birçok Filistinli esir idari tutukluluğu açlık grevi yürüterek aşabilmiştir ve serbest bırakılmasını sağlayabilmiştir.
“Emperyalizmin karşısında Filistin’in yanındayız”
“2016’ya geldiğimizde 6000 politik esir olduğunu görüyoruz” diyen Düzkan şöyle konuştu:
Bunların arasında El-Aksa Şehitleri Tugayı kurucularından, Filistin Kurtuluş Örgütü liderlerinden Mervan Barguti, Filistin’deki Eriha cezaevine ABD ve Britanya’nın da suç ortaklığında İsrail’in yaptığı bir baskında dört yoldaşıyla birlikte kaçırılarak, 2006’da beri İsrail hapishanelerinde tutulan Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Genel Sekreteri Ahmed Sa’adat vardır. Ama Filistinli esirler ve Filistin dostları bununla sınırlı değil. Lübnan Silahlı Direniş Grubu kurucularından Georges Abdullah. Lübnan iç savaşı sırasında, 1984 yılında tutuklandığı Fransa’da halen hapiste tutulmaktadır. Bununla da kalmıyor. Son 8 Mart’ta Kadın Grevi çağrıcılarından, 1970’li yıllarda Filistin Halk Kurtuluş Cephesi üyesi olarak eylemler yaptığı gerekçesiyle İsrail tarafından işkenceye de maruz bırakılan Rasmea Odeh bugün ABD’de uyduruk gerekçelerle yargılanmaya çalışılıyor.
Eylemde BDS Türkiye adına Ayşe Düzkan konuştu: Son Filistinli yurduna dönene kadar mukavamat,son Filistinli cezaevinden çıkana kadar direniş pic.twitter.com/VXHXVceeAg
— BDS Türkiye (@israileboykot) 18 Mart 2017
Düzkan, Filistin davasının dünyanın her yerinde emperyalizme karşı verilen mücadelenin bir parçası olduğunu belirterek sözlerini şöyle sonlandırdı:
Bütün bunlar emperyalizmin karşısında Filistin’in yanında olmanın ne kadar önemli olduğunun, Filistin davasının dünyanın her yerinde emperyalizme karşı mücadele edenler için bir öncelik olduğunu göstermektedir. O yüzden diyoruz ki, son Filistinli yurduna dönene kadar mukavamat, son Filistinli cezaevinden çıkana kadar direniş!
“Politik tutsaklara özgürlük”, “Politik tutsaklar teslim alınamaz” ve “Yaşasın enternasyonal dayanışma” sloganlarının atıldığı eylemde Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi üyeleri, basın açıklamasının ardından Galatasaray Postanesi’nden dünyanın farklı ülkelerinde bulunan politik tutsaklara dayanışma kartları gönderdi.
bdsturkiye.org