Filistinli tutsaklarla dayanışma örgütü Samidoun, G4S verdiği sözleri tutana kadar basınç yapmaya devam edilmesini istedi
İngiliz-Danimarka menşeili güvenlik şirketi G4S, Filistin’in sömürgeleştirilmesinde ve Filistinlilere yönelik tutuklama ve baskı uygyulamalarında önemli rolü olan İsrail hapishaneleri, kontrol noktaları, polis eğitim merkezleri ve askerî tesisleri için güvenlik ekipmanı, kontrol odaları ve gözetleme aygıtları sağlayan İsrail’deki kuruluşlarını satacağını açıkladı. Açıklama, Filistinli mahkumlardan ve sivil toplum örgütlerinden gelen çağrılara karşılık olarak uluslararası BDS (Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar) hareketinin uzun zamandır G4S’e karşı yürüttüğü kampanyanın giderek büyüyen etkisinin bir sonucu olarak görülüyor.
Açıklama, uzun zamandır süren BDS kampanyalarının, G4S’in Filistinlilere yönelik hapis, işkence ve baskı uygulamalarındaki rolünü açığa çıkarmasının ardından, yalnızca geçtiğimiz birkaç haftada bile Kolombiya ve Ürdün’deki sözleşmelerin ve Gates Vakfı’nın şirketten 170 milyon dolarını geri çekmesinin de içinde olduğu boykotlar ve yatırımları geri çekme kararları nedeniyle kaybedilen milyonarca doların ardından geldi.
G4S, uluslararası çapta sözleşmelerin kaybının da içinde olduğu bir dizi nedenden kaynaklı olarak, vergilendirme öncesi kârlarında yüzde 40 düşüş olduğunu bildirdi. Şirketin İsrail’deki kuruluşları 8000 kişi istihdam ediyor ve yıllık 142 milyon dolarlık iş hacmine sahip.
G4S şirketi, ısrarlı bir uluslararası BDS kampanyasından sonra kaybedilen milyonlarca doların ardından, 2014 yılında yaptığı bir açıklamayla, İsrail hapishaneleriyle 2017’de sona erecek sözleşmesini yenilemeyeceğini açıklamıştı. Verilen taahhüt askerî kontrol noktalarında ve Batı Şeria işgali için kurulan polis karakollarındaki sözleşmelerin “yenilenmeyeceği” yönündeki eski taahhütlerin ardından gelmişti.
Ancak bu sözlere rağmen, G4S sözleşmelerden çekilmeyi reddetti ve İsrail’in baskı aygıtlarıyla ilişkisine son verdiğini belirten resmî bir yazılı açıklama yapmadı. Buna yanıt olarak İsrail suçlarıyla süregiden ve etkin ortaklığı nedeniyle G4S’i hedef alan uluslararası boykot hareketi eylemlerine hız verdi.
G4S’in açıklaması şirketin işgal edilmiş Filistin topraklarından çıkmasını talep eden dünyadaki binlerce insan için, küresel bir boykotu zorlayan Filistinli tutsaklar için ve Filistin halkı için açık bir zaferdir. Bir kez daha BDS hareketinin büyüyen gücünün göstergesidir.
Aynı zamanda, geçmiş G4S açıklamalarında olduğu gibi, şirketin çocukların da içinde olduğu Filistinlilerin hapsedilmesinde, Filistinlilere sorgulama merkezlerinde yapılan işkencelerde, Gazze’deki ablukada ve sömürgeci kontrolün temelini yaratan kontrol noktası sistemindeki suç ortaklığı ve sorumluluğu devam etmektedir.
Bunun yanında, G4S yalnızca Filistin’de değil, uluslararası çapta insan hakları ihlallerine dâhil olmaktadır. G4S ABD-Meksika sınırında gözaltı ve sınır dışı uygulamalarına dâhil olmakta, aynı zamanda özelleştirilmiş çocuk gözaltı merkezlerini işletmektedir. Şirketin elinden çıkaracağının sözünü verdiği İngiltere’deki çocuk gözaltı merkezleri taciz ve ihmal uygulamalarına sahne olmaktadır. G4S Kanada’da göçmen gözaltı merkezlerinin de işletmesini elinde bulundurmakta, Kuzey Amerika’da ve dünyanın başka bölgelerinde yerlilerin yaşadığı bölgelerdeki doğayı yok eden katranlı kum ve maden endüstrilerine güvenlik hizmeti sağlamaktadır.
G4S’in verdiği sözlerin gerçeğe dönüşmesini sağlamak için, G4S’i durdurmaya yönelik dünya çapındaki kampanyanın büyütülmesinin zamanıdır: Birleşmiş Milletler, Avrupa Komisyonu, Kanada Hava Ulaşım Güvenliği ve diğer kamusal kurumların G4S sözleşmelerinin iptali talep edilmeli ve Filistinlilerin acısından kâr devşiren bu şirkete karşı boykot ve yatırımı geri çekme kampanyaları düzenlenmelidir.
Samidoun Filistinli Tutsaklar Dayanışma Ağı
