BDS Türkiye’den kazanım: Adana Büyükşehir Belediye Meclisi, İsrail/Beerşeba’yla “kardeş şehir” protokolünü iptal etti

BDS Türkiye’nin talebine olumlu yanıt veren Adana Büyükşehir Belediye Meclisi, İsrail’in Beerşeba kentiyle olan “kardeş şehir” protokolünü iptal etti.

Türkiye’deki çeşitli il ve ilçe belediyeleri ile İsrail’deki bazı kentler arasındaki kardeş şehir/kardeş belediye anlaşmalarının sonlandırılması hedefiyle yürütülen mücadelede ilk kazanım sağlandı.

BDS Türkiye heyetinin, Adana Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Av. Türkan Eşli ve Hukuk Müşaviri Ali Akıncı ile 8 Şubat 2024’te yaptığı görüşme sonrası, Adana ile İsrail’in Beerşeba kenti arasındaki “kardeş şehir” protokolünün iptali konusu bugün (12 Şubat) belediye meclisinde görüşüldü.

Adana Büyükşehir Belediye Meclisi, Beerşeba Belediyesi’yle 11 Ekim 2000’de yapılmış olan “kardeş şehir” protokolünü iptal etti. Karar, oybirliğiyle alındı.

Adana Büyükşehir Belediye Meclisi

Türkiye’de hâlihazırda İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Tel Aviv Belediyesi, Kadıköy Belediyesi ile Petah Tikva Belediyesi, Bergama Belediyesi ile Yehud Menosson Belediyesi, Marmaris Belediyesi ile Aşkelon Belediyesi arasında kardeş şehir/kardeş belediye anlaşmaları yürürlükte bulunuyor.

BDS Türkiye olarak, söz konusu belediyelerin karar alıcı mercilerine, işgalci-soykırımcı İsrail’in suçlarını aklama işlevi gören bu anlaşmaları ivedilikle sonlandırma çağrımızı bir kez daha yineliyoruz.

BDS Türkiye heyeti, 8 Şubat’ta Adana Büyükşehir Belediyesi yetkilileriyle görüştü

Adana Büyükşehir Belediye Meclisi Üyelerine,

Beerşeba Belediyesi ile kardeş kent protokolünü iptal edin!

Gazze’ye yönelik soykırımı ve savaş suçlarını durdurmak için dünyadan yükselen seslere ses katın!

Filistin’de katliam

Dünyanın gözü önünde bir soykırım sürüyor. Gazze’de evler, fırınlar, hastaneler bombalanıyor, 2 milyon insanın elektriğe, yakıta, gıdaya, elektriğe ve suya erişimi engelleniyor.

Gazze’de her gün yüzlerce savunmasız insanın ölümüne yol açarak süren bu saldırı, Filistin halkının karşı karşıya kaldığı ilk etnik temizlik harekâtı değil. 2018’de çıkardığı yasayla ırkçılığını resmileştiren[1] İsrail’in kuruluş sürecinden bugüne işlediği fiiller, uluslararası hukuk ve -başta BM olmak üzere- uluslararası kurumlarca mahkûm edildiği halde, aleyhindeki hiçbir kararı tanımayan rejim işgal ettiği bölgeleri genişletmeye, Filistin halkının tarihsel haklarını çiğnemeye, Gazze’ye 17 yıldır uyguladığı ağır abluka ve ambargoya devam ediyor.

Savaş suçlarının günlük ve sistematik bir şekilde işlendiği şu günlerde, sivil ve resmî kurumları ile bütün dünya bir kez daha suç ortaklığı içinde değilse aciz bir konumda. İsrail işgal rejimi Batılı devletlerin askeri desteği, uluslararası kurumların sessizliği ve etkisiz kınamalar eşliğinde 21. yüzyılın en ağır soykırım operasyonunu yürütürken Filistin halkı varoluş mücadelesini sürdürüyor. Soykırımı durdurmak, işgal devletinin dokunulmazlığına son vermek, uluslararası kurumları hukuku uygulamaya zorlamak için halkların, yurttaşların seslerini yükseltmesine, onurlu olduğu kadar etkili bir tutum takınılmasına her zamankinden çok ihtiyaç var. Filistin halkı tüm dostlarını, tüm özgürlük ve adalet savunucuların yaşadıkları ülkelerden işgal gücüne sağlanan desteğin engellenmesi, bu rejimin yalnızlaştırılması için çaba göstermeye çağırıyor.

Filistin tarihsel hakları: 100 yıllık bir dava

Filistin halkının uğradığı bu zulüm yeni başlamış bir hadise değil. 20. yüzyılın başlarından itibaren kurulan silahlı milis güçleri, İngiliz manda yönetiminin yardımıyla yerleşimleri genişletme ve etnik temizlik politikası yürütüyordu. Bu dönemde Filistin halkına yaşatılan kıyım, katliam ve yerinden etme harekâtı 1948 yılındaki büyük felaket (Nakba) ile sonuçlandı. Nakba sırasında onlarca Filistin kenti, yüzlerce belde ve köy boşaltıldı ve o topraklarda İsrail devleti yeni yerleşim yerleri kurdu.

İbranice adıyla Beerşeba, Arapça adıyla Birüssebi, Tarihsel Filistin’in güneyindeki Necef (Nakab) bölgesinin en büyük şehridir ve bölgenin başkenti olarak da tanınır. 1948 yılından önce ağırlıklı olarak Arap nüfusun yaşadığı Birüssebi’nin BM’de kabul edilen Çoğunluk Raporu’na ve taksim planına göre Arap devleti sınırları içinde bırakılmasına karar verilmiştir.

Ancak İsrail devleti kurulduktan 6 ay sonra, tehcir ve etnik temizlik politikası dahilinde 21 Ekim 1948 tarihinde Yoav Operasyonu ile şehri ele geçirdi.[2] İşgal altına geçen bu şehirde Arap nüfusu Ürdün, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ne tehcir edilerek giderek azalmış, Yahudi yerleşimciler ve göçmenlerle nüfus bileşimi değişmiştir.

Yoav Operasyonu İsrail ordusunun, dönemin Başbakanı Ben Gurion’dan aldığı ‘kentin fethedilmesi, çevresindeki ileri karakolların işgal edilmesi ve kasabanın büyük kısmının yıkılması’ kararıyla başladı. Emrin ardından işgal edilen kasaba, Hagana tarafından büyük ölçüde yağmalandı ve Aralık ayına gelindiğinde, kasaba ve çevre bölgelerden sürülen Arapların birçoğu Ürdün’e geldi. Yoav Operasyonu’nun ardından Beerşeba çevresinde hiçbir Bedevinin giremeyeceği 10 kilometrelik bir yasak bölge oluşturuldu. Buna cevaben Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 4 ve 16 Kasım tarihlerinde İsrail’in bölgeden çekilmesini talep eden iki karar aldı. İsrail, aleyhindeki hiçbir hukuk kuralını, hiçbir BM kararını tanımadığı gibi bu kararı da tanımadı ve şehri ilhak etti.

Beerşeba adıyla ismi değiştirilen şehrin başkenti olduğu Necef Bölgesi’nde nüfusu 150.000’e yaklaşan Araplar[3], elektriği, suyu, elektrik bağlantısı, kliniği ve altyapısı olmayan, devlet ve belediye tarafından tanınmayan 45 köye yayılmıştır. Bununla beraber ise Beerşeba Belediye Başkanı Ruvik Daniloviç, “Beersheba’yı İsrail’in ‘Su Şehri’[4] haline getirdiğini” gururla söylüyor.

Bugün Gazze’de insanlar içme suyuna erişmekte ciddi zorluklar yaşar, açlığa ve susuzluğa mahkûm bırakılırken, birkaç kilometre ötedeki Beerşeba belediyesi fıskiyeleriyle bölgeden sömürülen suyu tüketiyor.

Devlet sınırları ve politikaları halkları birbirinden uzaklaştırırken yerel yönetimler eliyle yakın ya da uzak kentler arasında dostluk ve dayanışma duygularını güçlendirmeye, birbirini daha çok tanıyıp anlamaya, deneyimlerini paylaşmaya yönelik bağlar kurulması kuşkusuz çok değerli.

Ne yazık ki Adana Büyükşehir Belediyesi’nin Beerşeba Belediyesi ile imzalamış olduğu “kardeş şehir” protokolünün korunması, Beerşeba Belediyesi’nin gerek gelişimi gerek bugün yaşananlar karşısındaki tutumu nedeniyle, bu amaçlara hizmet etmiyor.

Dünyadan yükselen sesler:

Aylar önce Barcelona Belediyesi’ni Tel Aviv’le arasındaki benzer bir anlaşmayı iptal etmeye çağıran “Apartheid’a Karşı Barcelona” platformunun açıklamasında söylenenler bugün haydi haydi geçerli:

İşgal altındaki Filistin topraklarında uluslararası örgütler tarafından belgelenen insan hakları ihlallerinin sayısı ve ciddiyeti arttı ve bizi harekete geçmeye zorlayan yeni bir cezasızlık dönemine girdik: uluslararası hukukun ihlali karşısında hareketsiz kalamayız.

Barcelona Kent Meclisi 24 Kasım günü Gazze’de kalıcı ateşkes ilan edilinceye ve Filistin halkının temel haklarına saygı gösterilinceye kadar İsrail’le tüm ilişkileri askıya almaya karar verdi.

2015’te de Amsterdam Belediye Meclisi’nde de “İsrail Filistin’deki işgalini, sistematik insan hakları ihlallerini ve yerleşim politikasını sürdürdükçe” Tel Aviv’le kardeş şehir anlaşması yapılamayacağı belirtilmişti.[5]

2023 Nisan ayındaysa Belçika’nın Liège belediyesi Filistinlilere uygulanan apartheid, kolonileştirme ve askeri işgal nedeniyle İsrail’le tüm ilişkilerini kesmeye, Norveç’in Oslo Belediyesi de İsrail devletinin Filistin topraklarında yeni Yahudi yerleşimleri kurma politikasıyla işbirliği yapan şirketlerden mal ve hizmet alımını durdurmaya karar vermişti.[6]

Türkiye’de Bursa örneği

Türkiye’de de Bursa Belediyesi, Hertsliya Belediyesi ile yapılan kardeş kent anlaşmasını

İsrail’in 2008 yılında gene Gazze’ye yönelttiği kanlı saldırının ardından 2009’da yürürlükten

kaldırdı[7] ve 2014 yılında Batı Şeria’daki el-Halil Belediyesi ile kardeş kent anlaşması

imzaladı.[8]

Adana Şehri ve Belediyesi nerede durmalı?

Tarihte barış ve huzurla kurulan ve Levant ülkeleriyle bağları demiryollarıyla sıkılaşan Adana şehri, Levant ülkesi olan Filistin’in şehirleriyle tarihsel ilişkilerini hatırlayarak, coğrafyamızda savaşların ve haksızlıkların durdurulmasına katkıda bulunacak tarihi önemde bir karar alabilir.

17 Ekim tarihinde paylaştığı mesajda Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, “Sivil ve masum insanları hedef almak insanlık suçudur. Bu bir katliamdır ve şiddetle kınıyorum. Bu katliama engel olmak üzere tüm ülkeler ve uluslararası kuruluşları acilen harekete geçmeye davet ediyorum” diyerek dayanışma çağrısında bulunmuştu.

Bugün bu katliamı durdurmak için Adana Büyükşehir Belediye Meclisi’ni Levant coğrafyasındaki halkların özgürlük ve eşitlik içinde bir arada yaşama özlemine ve Adana’nın tarihsel ve kültürel birikimine yakışan bir adım atarak, Filistin halkının İsrail işgal ettiği tüm topraklardan çekilinceye, yerinden edilen Filistinlilerin ülkelerine geri dönüş hakkı tanınıncaya, İsrail egemenliği altında yaşayan Filistinlilere eşit yurttaşlık hakları sağlanıncaya kadar İsrail devleti ve kurumlarıyla her tür ilişkiyi kesme çağrısına karşılık vermeye, bitmek bilmeyen savaş politikalarının kaynağındaki yerleşimci sömürgeciliğin örneklerinden biri olan Beerşeba Belediyesi ile kardeş kent protokolünü iptal etmeye çağırıyoruz.

Gazze Şeridi boyunca kuşatılmış 2 milyon Filistinlinin içme suyundan bile yoksun bırakıldığı bu günlerde, İşgal devletinin ve yerel yönetimlerinin suçlarının örtülmesine katkıda bulunan bu kardeş kent anlaşmasının Adana’ya yakışmadığına inanarak Meclis üyelerini bölgemizde hak ve adaletten yana olmaya çağırıyoruz.

[1] https://www.aa.com.tr/tr/dunya/israilde-yahudi-ulus-devlet-yasasi-kabul-edildi/1208156.

[2] https://tr.wikipedia.org/wiki/Beerşeba

[3] https://www.al-monitor.com/originals/2023/10/negev-bedouin-fear-getting-caught-crossfire-israelswar-hamas

[4] https://www.jpost.com/metro/features/water-water-everywhere-in-beersheba

[5] https://hlrn.org/activitydetails.php?title=Amsterdam-Drops-Tel-Aviv%E2%80%99s-TwinningPlan&id=pGxqbA

[6] https://www.middleeasteye.net/news/israel-belgium-liege-city-cuts-ties-over-apartheid

[7] https://www.bursa.bel.tr/dosyalar/meclis_karar_yeni/5439_MEC2009-1_51.pdf.

[8] https://dogruhaber.com.tr/haber/121502-bursa-el-halil-ile-kardes-kent-oldu/

bdsturkiye.org