15 Mayıs 1948 Nakba’nın (Büyük Felaket) 68’inci yıldönümünde BDS Türkiye (Filistin için İsrail’e Boykot Girişimi) İstanbul Galatasaray Lisesi önünde yaptığı eylemle “Nakba’yı unutmadık” dedi
BDS Türkiye bugün (15 Mayıs), Nakba’nın 68’inci yılında İstanbul Galatasaray Lisesi önünde bir eylem yaptı. Eylemde Türkçe, Arapça, İngilizce olarak Filistinle dayanışma mesajlarının olduğu dövizler taşınırken Filistin müzikleri çalındı.
Filistin Diasporası’ndan bir Filistinli tarafından yapılan ilk konuşmada Nakba, işgal ve Siyonist devletin politikalarına değinilirken Arap ülkeleri ve uluslararası camia tarafından sunulan iki devletli çözüm önerilerinin çözüm olmadığı vurgulandı. Konuşmanın devamında Filistin halkı ile dayanışma için diplomatik, akademik, kültürel, ticari tüm alanlarda BDS’ye destek olmaya ve boykot hareketini büyütmeye çağrı yapıldı. Konuşmanın ardından Arapça sloganlar atıldı.
Eylemde gazeteci İslam Özkan da bir konuşma yaptı.
Yapılan konuşmalarda Nakba’dan bugüne, 68 yıldır Filistin halkına yönelik katliamların sürdüğü belirtilirken Filistin halkının ise saldırılara karşı direnişinin devam ettiği vurgulandı. Bugün, Filistin halkı ile dayanışmanın, gayrimeşru İsrail devletine karşı yaptırım ve boykotlarla gerçekleşeceği söylenirken Türkiye-İsrail arasında “normalleşme” adı altında imzalanacak olan anlaşmanın reddedildiği ifade edildi.
68 yıldır saldırılar, sürgünler devam ediyor
Eylemde basın açıklamasını BDS Türkiye adına Aylin Kaplan okudu. Basın açıklamasında yarım asırdan daha uzun bir sürece yayılan Siyonist yerleşim, istila ve terör neticesinde “İsrail devleti”nin kurulmasının ardından 15 Mayıs 1948 tarihinden itibaren Filistinlilerin, kitleler halinde yaşadıkları yerlerden çıkarıldığı, evlerine ve arazilerine el konulduğu, 15 Mayıs’ı izleyen dönemlerde otuzu aşkın katliam gerçekleşirken, beş yüzden fazla Arap köyü ve kasabası haritadan silindiği hatırlatıldı.
Nakba’nın geçmişte kalan bir olayolmadığı belirtilen açıklamada, bugün 6 milyon Filistinlinin dünya çapında mülteci konumunda olduğuna ve Filistin’in sömürgeleştirilmesi ve yerli halkın sürgün edilmesinin bugün de devam ettiğine dikkat çekildi:
“Bugün bölge ve dünya çapına yayılmış altı milyon Filistinli mülteci, ülkesine, toprağına, evine geri dönüş hakkından halen yoksundur ve çoğu on yıllardan beri mülteci kamplarında en zor insani koşullarda, siyasi ve sivil haklardan yoksun şekilde yaşamaktadır.
Dahası Filistin’in sömürgeleştirilmesi ve yerli halkın sürgün edilmesi, bugün hâlâ devam etmektedir. Sömürgeci proje dahilinde işgal altındaki Filistin’e yönelik Siyonist yerleşimci akını devam etmekte, gelen yerleşimciler yerli halka karşı her türlü suçu işlemekte ve çoğu zaman bu suçlar nedeniyle cezadan muaf kalmaktadır. Yakın zamanlarda Nablus’ta gerçekleşen bir kundaklama saldırısı sonucunda önce 18 aylık bir bebeğin, ardından da anne ve babasının öldürülmüş olduğu halen hafızalarımızda tazedir. Öte yandan son yıllarda Kudüs’e yönelik sistematik bir Arapsızlaştırma politikası izlenmekte, çeşitli bahanelerle Filistinlilerin evleri yıkılmakta, arazilerine el konulmakta, Mescid-i Aksa ve Hıristiyan Filistinlilerin dini mabedleri sıklıkla taciz ve saldırılara maruz kalmaktadır. Gazze’deki insanlık dışı kara, deniz ve hava ablukası 10 yıldır devam etmekte, 48 sınırları içinde yaşayan Filistinli Araplar ise ayrımcılığa ve ‘İsrail devletinin Yahudi karakterini tanımaya’ zorlanmaktadır.”
Açıklamanın devamında BDS Türkiye’nin, Filistinlilerin geri dönüş hakkı ve Siyonist yerleşim ve istilanın durdurulmasını savunduğu belirtilirken, İsrail’in gayrimeşru olduğu ve bu savaş makinesiyle ilişki kurulmasını reddettiği vurgulandı:
“Bizler, Nakba’nın 68. yıldönümü vesilesiyle Filistinlilerin geri dönüş hakkını ve Siyonist yerleşim ve istilanın durdurulmasını savunurken, varlığı bütünüyle işgal, tehcir ve katliam üzerine kurulu olan İsrail’in bir devlet meşruiyetine sahip olmadığının altını çiziyor ve bu savaş makinesiyle ilişki kurulmasını tüm biçimleriyle reddediyoruz.”
“Türkiye-İsrail ‘normalleşmesi’ni reddediyoruz”
Türkiye-İsrail arasında “normalleşme” adı altında imzalanacak olan anlaşmaya ve Türkiye’nin NATO’daki İsrail vetosunu kaldırmasına dikkat çekilen açıklamada Türkiye-İsrail “normalleşmesi” adı altında atılacak olan tüm adımların kategorik olarak reddedildiği vurgulandı:
“Ne yazık ki içinden geçtiğimiz günler, 6 yıl önce kısmen gerilemiş olan Türkiye-İsrail ilişkilerininin onarılmasına tanıklık ediyor. Her iki ülkenin hükümet temsilcileri, bir anlaşmanın çok yakın olduğunu haber veriyor. İçeriği kamuoyuna yeterince aktarılmayan bu anlaşmanın ise, büyükelçiliklerin yeniden açılması ve doğalgaz alımının çok ötesinde, kapsamlı bir ortaklık anlaşması olduğu anlaşılıyor. Geride bıraktığımız günlerde Türkiye’nin NATO’daki İsrail vetosunu kaldırarak Tel Aviv rejiminin NATO’da temsilcilik açmasına yeşil ışık yakması, böyle bir ortaklığın habercisi olduğu gibi, Türkiye ve İsrail’i NATO çatısı altında bir araya getirmesi de kendi başına bölge siyaseti adına çok şey söylemektedir.
Bugün Nakba’yı anmak ve Filistin halkının tarihsel ve güncel haklarına sahip çıkmak, haklı mücadelelerine omuz vermek, İsrail’e karşı kapsamlı bir boykotu gerektirir. BDS Türkiye olarak, İsrail’i ekonomik, ticari, siyasi, askeri, kültürel ve akademik alanlarda boykot çağrımızı tekrarlarken, özel olarak Türkiye-İsrail “normalleşmesi” adına atılacak olan tüm adımları kategorik olarak reddediyoruz. Filistin halkının tüm tarihsel haklarını, en başta da ülkelerine geri dönüş hakkını tümüyle destekliyor ve başkenti Kudüs olan “Denizden Nehire Özgür Filistin” kuruluncaya kadar Filistin halkının mücadelesini destekleyeceğimizin sözünü veriyoruz.”
bdsturkiye.org